1- 30’a karşı 3 oyla Başbakanlığı dahi verseler alma! Çünkü bu tarz bir nimetin külfeti de zahmetli olur. Hesabı ağır ve pahalı çıkar. Kimseye “hakkımla aldım” deyip iradeni gösteremezsin. Görev süren boyunca sebep olanlara da hep gebe kalırsın. İstekleri de asla bitmez. Elini verirsin kolunu, kolunu verirsin bedenini ister. üstelik yine de kimseyi memnun edemezsin.
2- ekibini oluştururken ince eleyip sık doku. PARAYA VE KADINA zaafı olanları kendinden daima en uzakta tut. Yoksa mikrobu sana da bulaşır. Ayrıca referansı olanlara dahi güvenme! Önce aylarca vekaletle çalıştır, dene ve gözlemle! Kadrosunu hemen verdiğin kişi sorumluluk sahibi olmaz. Sana da asla minnet de duymaz.
3- Yanına doldurduklarının sadece Arap ırkından olması, onların birlikte çalışılmaya uygun olduğunu göstermez. Irkdaşlık asla doğru ve sağlam bir ölçüt değildir. öyle Türk veya Kürt vardır ki her yönden sana “iyi ki var” dedirtir.
4-Siyasi referansları en minimuma indir. Çünkü siyaseten gelenler seni de takmazlar. Nasıl olsa arkamda abim, amcam, dayım var der başına buyruk olurlar. Yanlış yaptıklarında uyaramazsın bile.
5- Daima gariban olanı yanında tut. Zengin ve ensesi kalın adamın sana hayrı olmaz. Büyük götürmeye çalışır. Koltuğu hizmet değil, hava atma aracı olarak görürler.
6- Unutma ki başkasına ihanet eden, er geç sana da ihanet edecektir. Yeter ki kendilerine daha iyi bir teklif sunulsun.
7- Başkası hakkında söylenen olumsuz şeylere hemen itibar etme. Dalkavukların sözüne çabuk inanma. Kendin araştır. Kimsenin ahını alma. Bedelini er yada geç mutlaka ödersin
8- Senden başkasının Kurumda öne çıkmasına asla müsaade etme. Başta gidenin başını kes. Her insan sınırını ve haddini bilmez! Bazılarına yular takmak lazım gelir.
9- İdareci olmak mesuliyet almak demektir. Her yer sana güllük gülistanlık gösterilebilir. Asla yağcılara itibar etme. Özel bir mail yada posta kutusu oluştur. Gelen şikayetleri ilk okuyan sen ol! Seni halka içine alıp pasif hale getirmelerine müsaade etme
10- En önemlisi; Adalet adalet adalet. Adaletli bir idareci olmaya gayret göster. Zulüm öyle bir şeydir ki, ahı en tepedekini çarçabuk ayaklar altına indirir, alaşağı eder. Ne olduğunu , nasıl olduğunu bile anlayamazsın.
11- Zaman çabuk geçer. Makam ve yetki yakın zamanda elden gider. O duruma düşeceğini bil ve daima aklında tut.
12- Kin ve nefret insanı helak eder. Kin ve nefretle hareket eden seni de yakar. Ona duyulan düşmanlık sana da zarar verir. Bu tür insanları yanında gösterme. Adil bir yönetici ol. Unutmaki rüzgar eken, hep fırtına biçmiştir!
2- ekibini oluştururken ince eleyip sık doku. PARAYA VE KADINA zaafı olanları kendinden daima en uzakta tut. Yoksa mikrobu sana da bulaşır. Ayrıca referansı olanlara dahi güvenme! Önce aylarca vekaletle çalıştır, dene ve gözlemle! Kadrosunu hemen verdiğin kişi sorumluluk sahibi olmaz. Sana da asla minnet de duymaz.
3- Yanına doldurduklarının sadece Arap ırkından olması, onların birlikte çalışılmaya uygun olduğunu göstermez. Irkdaşlık asla doğru ve sağlam bir ölçüt değildir. öyle Türk veya Kürt vardır ki her yönden sana “iyi ki var” dedirtir.
4-Siyasi referansları en minimuma indir. Çünkü siyaseten gelenler seni de takmazlar. Nasıl olsa arkamda abim, amcam, dayım var der başına buyruk olurlar. Yanlış yaptıklarında uyaramazsın bile.
5- Daima gariban olanı yanında tut. Zengin ve ensesi kalın adamın sana hayrı olmaz. Büyük götürmeye çalışır. Koltuğu hizmet değil, hava atma aracı olarak görürler.
6- Unutma ki başkasına ihanet eden, er geç sana da ihanet edecektir. Yeter ki kendilerine daha iyi bir teklif sunulsun.
7- Başkası hakkında söylenen olumsuz şeylere hemen itibar etme. Dalkavukların sözüne çabuk inanma. Kendin araştır. Kimsenin ahını alma. Bedelini er yada geç mutlaka ödersin
8- Senden başkasının Kurumda öne çıkmasına asla müsaade etme. Başta gidenin başını kes. Her insan sınırını ve haddini bilmez! Bazılarına yular takmak lazım gelir.
9- İdareci olmak mesuliyet almak demektir. Her yer sana güllük gülistanlık gösterilebilir. Asla yağcılara itibar etme. Özel bir mail yada posta kutusu oluştur. Gelen şikayetleri ilk okuyan sen ol! Seni halka içine alıp pasif hale getirmelerine müsaade etme
10- En önemlisi; Adalet adalet adalet. Adaletli bir idareci olmaya gayret göster. Zulüm öyle bir şeydir ki, ahı en tepedekini çarçabuk ayaklar altına indirir, alaşağı eder. Ne olduğunu , nasıl olduğunu bile anlayamazsın.
11- Zaman çabuk geçer. Makam ve yetki yakın zamanda elden gider. O duruma düşeceğini bil ve daima aklında tut.
12- Kin ve nefret insanı helak eder. Kin ve nefretle hareket eden seni de yakar. Ona duyulan düşmanlık sana da zarar verir. Bu tür insanları yanında gösterme. Adil bir yönetici ol. Unutmaki rüzgar eken, hep fırtına biçmiştir!
METİN
Kaynak : http://www.siirttenote.com/2014/06/21/siirt-universitesi-rektorune-acik-mektup/

Ama benim gördüğüm tüm bu olumsuzlukların müsebbibinin M.A.’olmasıdır. Çünkü yaptıkları, iftiraları, karakteri, sinsiliği ve düşmanlığı nedeniyle bir çok insanın kin ve nefret duygularının hedefi haline gelmiştir. Bu haliyle hem rektöre, hem üniversiteye, hem de en tehlikelisi Araplara çok büyük zarar vermektedir.
Aslında üniversitede ciddi boyutta bir kürt-arap ayrımı ve düşmanlığı henüz başlamamıştır. Sadece M.A. arap olduğu için maalesef Arapları da hedef haline getirmektedir. Belki kendisini sevmeyen ve benimsemeyen onlarca arap vardır. Ama kendisi yüzünden tüm Araplara karşı düşmanlık oluşturulmaktadır.
Tarih boyunca her zaman kraldan daha kralcı olanlar göze batmıştır. Eski rektörü İ.T. bitirmişti. Bunu da M.A. hızla bitirmektedir.
Şuan yönetime muhalefet eden, yönetimi eleştiren tüm kesimlerin ortak hedefi M.A. dır. Amacın rektör olmadığını herkes görmektedir. Başta birim ve görev değişiklikleri olmak üzere birçok haksızlıkla ilgili “rektör bey dedi” denilmekte ama rektörün haberinin dahi olmadığı herkesçe bilinmektedir. Çünkü rektör gerçekten de mütevazi, samimi, gayretli ve dürüst bir insandır. Ama M.A. onu sürekli gölgelemektedir.
Bence Rektöre düşen daha fazla geç olmadan, üniversitenin itibarı daha fazla zedelenmeden, çok daha vahim durumlar yaşanmadan M.A.’yı hemen görevden uzaklaştırmalıdır. Hatta gerekirse C.E. ve Ö.Ö.’de görevlerinden alınmalıdır. Tek irade ve ve tek otorite rektör olmalıdırki herkes kendisine çeki düzen versin.
Unutulmamalıdırki çok başlılık olan yerde huzur ve disiplinin olması imkansızdır.