0 Eylül 2013 tarihinde saat 10.00 da Siirt Üniversitesi’nde yapılan Yüksek Lisans Sınavı kafalarda soru işaretleri bıraktı. Sitemize ulaşan iddialara göre “Sosyal Bilimler Enstitüsü 2013- 2014 Eğitim Öğretim Yılı Güz Yarıyılı Yüksek Lisans Programı”na yerleşmek için yapılan sınav baştan sona şüphelerle dolu. Email adresimize olaşan M.N imzalı eposta, amatörce yapılan veya yapıma süsü verilen sınavdaki şüpheleri sıralamış. 6 soruluk şüphe listesini olduğu gibi Siirt Üniversitesi Sekreterliği ve Basın birimine ilettik. Ancak haberimiz yayına hazırlandığı saate kadar epostamıza konuyla ilgii ilgili bir yalanlama gelmedi.Üniversite web sitesi İktisat sınavı için öğrencileri kalem getirme konusunda uyarırken Türkçe bölümü için böyle bir talepte bulunmamış.
Daha önce usulsüz uzman alımıyla ilgili olarak da sessiz kalan üniversite bu sefer de aynı
tercihte bulundu.
İşte o çarpıcı sorular ve kafalarda soru işareti bırakan gözlemler:
Soru – 1:
Niçin sınava giren adayların kimlik kontrolleri yapılmadı?
(İlköğretim okulu öğrencilerinin katıldığı OKS sınavında dahi öğrenciler, kimlik kontrolleri yapılarak sınava alınırlar.)
Niçin böylesine önemli bir sınava girişte kimlik sormaya gerek görülmedi?
Yoksa kazanacakların listesi zaten belli olduğu için mi önemsenmedi?
Veya kimileri başkalarının yerine sınava girmiş olabilir mi?
Soru – 2:
Sınavın mülakat şeklinde yapılacağı duyurulmuş iken (ki bu durum kameraya kayıt gerektirir) niçin son anda çark edilip test usulü sınav yapıldı.
Acaba itiraz edenlerin kâğıtları üzerinde daha kolay değişiklik yapılabilir düşüncesiyle mi?
Soru – 3:
İlgili fakültelerden mezun olup sınava giren adaylar, fakültelerinde birçok farklı ders görmüş olmalarına rağmen, yapılan bilim sınavında niçin sadece“iktisada giriş” dersi gibi çok temel ve yüzeysel bir kitaba ağırlık verilip, tanıma dayalı ve basit mantık yürütme gerektiren 20 basit soru soruldu.
Acaba kazandırılması gereken kişiler vardı da onların bilgi seviyene göre mi hazırlandı sorular?
Soru – 4:
20 basit soru sorulmuş olmasına rağmen kazananların listesi incelendiğinde asil olarak kazananların yarısının puanı 60 veya 65 olduğu görülüyor.
Acaba soru – cevap kağıtlarına hiç bakılmadan mı puan verildi?
Soru – 5:
Mezuniyet notu 70 ve yukarısı olanların bilgi düzeyinin, mezuniyet notu 60’larda olanlara göre daha fazla olduğu aşikârdır. Fakat Kazananların listesi incelendiğinde 2, 3, 8 ve 9 numaralı kişilerin mezuniyet notu 70 ve yukarısı iken bilim sınavı notunun 60, buna karşın 1 ve 11 numaralı adayların mezuniyet notları 65 ve 60 iken bilim sınavı notunun 90 olduğu görülüyor.
Acaba bilim sınavı soru ve cevap kâğıdı hiç incelenmeden rasgele; ales puanı ile mezuniyet puanı düşük olana bilim sınavında yüksek, ales puanı ile mezuniyet puanı yüksek olana bilim sınavında düşük puan verilerek, sınavı kazanmış sayılmak için gerekli ortalama göz önüne alınarak mı liste oluşturuldu. (Şu kişiler kazansın diye önceden bir ısmarlama liste mi verildi de onlar için mi bu çabalara girildi.)
Soru – 6:
Niçin sadece kazananların isim listesi yayınlandı?
Acaba sınava giren yaklaşık 80 kişinin almış olduğu puanların tümü yayınlansaydı, hak arayışına girip itiraz dilekçeleri verip yüce Türk Adaletine başvurup değerlendirme kurulunun başını mı ağrıtmalarından çekinildi.
İşte o şüpheli liste:
Sosyal Bilimler Enstitüsü
İktisat Anabilim Dalı Bölgesel Kalkınma İktisadı Yüksek Lisans Programı
Aldıkları puanlara göre sıralanan adayların alan ve alan dışı yüksek lisans değerlendirme sonuçları.
S.NO
|
ADI
SOYADI
|
ÜNİVER-
SİTE
|
BÖLÜM
|
ALES PUANI
|
M.NOTU
|
BİLİM SINAVI
|
GENEL
ORTALAMA
|
SONUÇ
|
1
|
EshatÇintay
|
Pamukkale
|
Maliye
|
78,30
|
65,00
|
90
|
77,90
|
Asil
|
2
|
Ali Savaş
Altunç
|
Dokuz Eylül
|
Kamu
Yönetimi
|
87,15
|
74,56
|
60
|
77,22
|
Asil
|
3
|
Şahin Ay
|
Gaziantep
|
İktisat
|
88,03
|
72,50
|
60
|
77,14
|
Asil
|
4
|
Muzaffer Sarı
|
Uludağ
|
Kamu
Yönetimi
|
76,60
|
71,30
|
80
|
76,13
|
Asil
|
5
|
Alaatin Etiz
|
Mersin
|
Kamu
Yönetimi
|
76,73
|
78,06
|
70
|
75,38
|
Asil
|
6
|
Mesut Fırat
|
İstanbul
|
İngilizce
İktisat
|
71,81
|
67,33
|
75
|
71,49
|
Asil
|
7
|
İdris Altuntop
|
İstanbul
|
Maliye
|
67,00
|
71,53
|
80
|
71,38
|
Asil
|
8
|
M.Hakan
Kızılkan
|
Harran
|
İktisat
|
77,31
|
70,40
|
60
|
71,26
|
Asil
|
9
|
Neşe Özel
|
Gaziantep
|
İktisat
|
73,93
|
77,10
|
60
|
71,24
|
Asil
|
10
|
Fırat Erdemci
|
Nevşehir
|
İktisat
|
75,42
|
68,73
|
65
|
71,14
|
Asil
|
11
|
Hüseyin
Yılmaz
|
Anadolu
|
İşletme
|
74,08
|
70,67
|
65
|
70,96
|
Asil
|
12
|
Halil
İbrahim
Binbay
|
Uludağ
|
Kamu
Yönetimi
|
63,69
|
60,56
|
90
|
69,49
|
Asil
|
13
|
Mehmet
Sinan Çark
|
Kocaeli
|
İktisat
|
71,90
|
70,13
|
60
|
68,48
|
Yedek
|
14
|
Nuran
Adıgüzel
|
Karadeniz Tek.
|
Maliye
|
66,30
|
65,70
|
65
|
65,83
|
Yedek
|
15
|
Ahmet
Koçak
|
Anadolu
|
İktisat
|
68,37
|
65,23
|
60
|
65,49
|
Yedek
|
16
|
Nurullah
Kıngır
|
İnönü
|
İşletme
|
58,14
|
65,40
|
60
|
60,42
|
Yedek
|
Tabloyu büyütmek için üzerine tıklayınız
Kaynak : http://www.siirttenote.com/2013/09/16/siirt-universitesi-yuksek-lisans-icin-bunu-yapar-mi/
nasıl olsa sırtlarını sağlam bir yere dayadıklarını düşünüyorlar.
bu öyle bir yer ki adalet’in siyasi hali.
ama şimdilik!.
adaletin gerçek manada hakim olduğu bir günde elbette hesap vereceklerdir.
unutmayınki hiçbir şey gizli-saklı kalmaz.
heleki kamu kurumlarında.
herşey belgelerde
ve bir gün gelecek gerçek adalet sahibi insanların incelemesini bekliyor!
gürüz nasıl esip gürlerdi.
ne kadar da güçlüydü. ama elinde bir çöp poşetiyle hapisten çıktı.
o yüzden ey koltuk emanetçileri
bugün ne oldum deme
yarın ne olacam de!
bugün devletin kendilerine emanet ettiği o koltuklarda oturanlar!
her şaibe ve soru işaretinin hesabını er geç vereceklerdir.
sırtlarını dayadıkları yer de asla kendilerini kurtaramayacaktır.
zira bu devrandır dönüp duruyor
bugün sırtını okşuyor,
ama yarın yüzünü öyle bir tokatlarki feleğin şaşar,
bir kere müslümanların arasına nifak girdi.
şimdi müslüman müslümana zulmediyor.
müslüman müslümana haksızlık ediyor.
ee ne olacak işin sonu.
Yüce mevlanın şefkat tokadı yakındır geliyor.
bu çöküşü artık kimse durduramaz.
bundan sonraki düzeni kimler kurar Allah bilir ama biz kuramadık, yapamadık.
muhafazakar insanlar olarak her yere hakim olalım dedik.
oysa ne kadar yanlış düşündüğümüzü şimdi daha iyi anladık.
solcuya, hatta komüniste muhtaç olduk
zira bir haksızlığa uğradığınızda gideceğiniz hiçbir yer yok!
çünkü her taraf biziz ve artık birbirimize zulmediyoruz.
Bu düzenin böyle gitmesinin imkanı varmıdır?
asla
zira zulmle abad olanın hali berbat olur.
temel yanlış atıldı.
hocaların iradesine saygılı olunmadı.
sandık herşeydir dedik.
ama kendimiz sandığa saygılı olamadık.
30 oy mu çok, 3 oy mu çok.
daha bunu anlayacak demokrasi kültürüne ulaşamadık.
ve en azından sonrasını adaletle götüremedik
biraz kadrolaşma, biraz ırkçılık, biraz siyaset, biraz torpil derken
ortaya bir ucube çıktı
ve sonuç işte ortada
şuan siyasi iradenin perdesi altında olanlar elbet birgün perdesiz kalıp gerçek adalete hesap vereceklerdir
bekleyin ve izleyin!
yada beklemeden gereğini yapın sonrasını izleyin!
-Üniversitenin neden mülakattan vazgeçip yazılı sınava geçtiği sorulmuş. Unutmayın en büyük torpil mülakatta olur.Sınavda soruları verebilen insan mülakkatta da soracağı soruları söyleyebilir. Mülakattan sınava geçilmesindeki en büyük amaç torpili en aza indirgmektedir.Keşke her kurum böyle yapsa.Siz örnek olabilicek bir konuyu saptırarak , karalamaya çalışmışsınız.
-Sınavda sorulan sorular temel iktisat sorularıdır.Bu soruları bilemeyen kişi bırakın yüksek lisans yapmayı lisansı bitiremez. Kişilerin seviyesine göre sorulduğu gibi garip bir fikir ortaya kişinin ilkokul mezunu olması muhtemeldir.
-Sınavı kazananların yarısının 60 -65 alması garip bir durummuş gibi anlatılmaz anlatılamaz.
İşin özüne gelirsek sınavı kaybeden bir adayın üniversiteyi karalamaya çalışmasıdır.
Dönüp dolaşıp neden yazılı sınav yapıldığı neden kendinin alınmadığını sorgulamaktadır.
Sizden ricam başlığı değiştirip şöyle yazmanızdır. ‘Siirt Üniversitesinden örnek davranış.Yapılan baskılara rağmen mülakattan yazılı sınava geçerek hak edenin kazandığı sınav yapmıştır.Darısı diğer kurumlarımızın başına.
ak partiye gerçekten adalet ve kalkınma istediğimizden oy verdik ve başımıza gelenlerin müsebbibi olduk, şimdi görüyoruz ki adalet yok sadece kalkınma partisi olmuş, bu ülke kalkınmayı bitirdiği gün bunlara tekmeyi atmayı da çok iyi bilecektir.
sevgili kardeşlerim gün gelir devran döner… bunu unutmayın. “bin yıl sürer” denilen şeyler nasıl ki 10 yıl sürmemişse sizin de onları taklit ederek kurduğunuz sahte saltanatınız uzun süremeyecektir. bundan emin olabilirsiniz.
herkese susturabilirsiniz ama özgür ve demokrat basına asla gücünüz yetmez.
bu memlekette her zaman korkusuz ve yiğit insanlar olmuştur. her şaibe ve kuşkulu işte bu insanların nefesi ensenizdedir.
emrolunduğunuz gibi dosdoğru olun.
hiç olmazsa arkasına sığındığınız siyasetin adından utanın ve adaletli olun..
Allah’tan korkun. bu çakma düzeniniz böyle gitmez..
nerede ziyadanoğulları. hiç olmazsa başka yere gitti. ya siz??? siz nereye gideceksiniz
insan olun ve adaletli davranınki yarın sizde insanların arasına girdiğinizde bir yüzünüz olsun. unutmayın bugün ne ekerseniz yarın onu biçersiniz..
Bu nimeti nerden buldun,
Memleketi yeter yoldun,
Neymişsin sen, hecci şeytan
Irkın sayesinde ünvanlar aldın,
Makam sevdasına nasıl da daldın,
Ne çabuk değiştin, sen hecci şeytan
Bu nimeti nerden buldun,
Memleketi yeter yoldun,
Neymişsin sen, hecci şeytan
* *
Eskiler alındı, sen neden kaldın,
Irkın sayesinde ünvanlar aldın,
Makam sevdasına nasıl da daldın,
Ne çabuk değiştin, ey hecci şeytan
* *
İmkanlar bol bol, odan pek serin,
Koltuğun yumuşak, rahat mı yerin,
Nereye kadar döner tekerin,
Yaşa bakalım sen hecci şeytan
* *
O ceket, o göbeğini inan kapatmaz,
Unutma yaptıkların kolay aklanmaz,
Ne etsen artık adın paklanmaz,
Meşhur oldun gitti ey hecci şeytan,
* *
Biran evvel tevbe etmelisin,
Batılı bırakıp hakkı seçmelisin,
Irkçılıktan yüzünü çabuk dönmelisin,
Dünya fani unutma, sen hecci şeytan
* *
Dünya malını pek de seversin,
Ağzın da bozuk, çokça söversin,
Yakında dizlerini fena döversin,
Halini düzelt sen hecci şeytan,
* *
Akıllı insan dünyaya dalmaz,
Ne ırkın, ne malın seni kurtarmaz,
İnanki o koltuk sana da kalmaz,
Boğazından gelir ey hecci şeytan,
* *
Eski dostlarını ucuza sattın,
Tertemiz insanlara iftira attın,
Yalan söyledikçe battın da battın,
Sen de insanmısın ey hecci şeytan,
* *
Alavere dalavere senden sorulur,
İblis olsa çoktan yorulur,
Bu hızlı hayatın elbet durulur,
Kalırsın ortada ey hecci şeytan,
* *
Sabahları kapını neden açarsın,
Nefrete durmadan nefret katarsın,
Amirlik taslama inan batarsın,
Kininle ölürsün ey hecci şeytan,
* *
Nereden nereye nasıl fırladın,
Kinle nefretle hepten hırladın,
Nice mazlumu sertçe payladın,
Sonun iyi değil ey hecci şeytan,
* *
Kahkaha atar görünür dişleri,
Gizli kapaklı hepten işleri
Hesabın yakındır sakla fişleri,
İşin çok zor ey hecci şeytan,
* *
Gözlerinde kin, sözleri acı,
Sanırsın başında padişah tacı,
Ateştir altında ısındı sacı,
Cehennem çağırır, ey hecci şeytan,
* *
Sanmaki tekerin hep böyle döner,
Çomağı sokarlar feleğin söner,
Mazlumun ahı tepene iner,
İbretlik olursun ey hecci şeytan,
* *
Hileyle gelen iflah olurmu,
Rahatlık sizi artık bulurmu,
Ortalık sence durulurmu,
Savaş başlattın sen hecci şeytan,
* *
Bu günlerin çabuk geçer,
Saltanatın elbet biter,
Yandaşların çabuk öter,
Hesabın var hecci şeytan,
* *
Yaşın geldi artık altmışa
Baharın bitti dayandın kışa
Adında çıktı hecci fışfışa
Maskara oldun ey hecci şeytan
* *
Hocaya çıktın yalanlar dedin,
Günahtır demedin çok haklar yedin,
İftira attın yalan söyledin,
Senden çıkar hepsi, ey hecci şeytan,
* *
İyi yersin belli baya besilisin,
Tek adamcılığa ne çok heveslisin,
Gelenler hep aynı sor bak erelisin,
Irkdaşlarını doldurdun sen hecci şeytan,
* *
Geçmişten beri varmış bir kini,
Fırsatı verdi ırkdaş vekili,
Şimdi karınlarında neler ekili,
Rahat durun bence ey hecci şeytan,
* *
Azınlık çoğunluğa hakim olurmu,
İftiracılar sence, huzur bulurmu,
Emmeler seni hepten korurmu,
Sonun hüsrandır ey hecci şeytan,
* *
Epey varmış bağı bahçesi,
Dünya malıymış büyük neşesi,
Şimdi de eklendi makam sevgisi,
Helak oldun gitti ey hecci şeytan
* *
Seni anlatmaya şiirler yetmez,
Devamı var, burada bitmez,
Hazır ol şiire yarını geçmez,
Okunursun yakında sen hecci şeytan,
Irkçılığı bırak, sevgiye boyan,
Gördünmü hiç nefrete doyan,
Tevbe et artık sen hecci şeytan,